Kansere Karşı Yeni Silah: Yapay Zeka, İlaçları Her Zamankinden Daha Hızlı Üretiyor

Yapay zekâ, kanserle mücadele şeklimizi değiştirebilir. Bilim insanları, bağışıklık hücrelerini doğrudan kanser hücrelerine yönlendiren hassas protein molekülleri tasarlayan bir platform geliştirdiler. Daha önce yıllar süren bir süreç artık haftalar içinde tamamlanabiliyor.
Danimarka Teknik Üniversitesi (DTU) ve ABD'deki Scripps Araştırma Enstitüsü'nden bir bilim insanı ekibi, kanser hücrelerini hassas bir şekilde tanıyabilen proteinler tasarlayan bir yapay zeka platformu geliştirdi. Araştırmacıların "moleküler anahtarlar" olarak adlandırdığı bu teknoloji, T hücrelerinin sağlıklı hücreleri atlayarak yalnızca tümörü hedef alacak şekilde yönlendirilmesini sağlıyor.
Science dergisinde yayımlanan çalışmanın başyazarı ve DTU'da yardımcı doçent olan Dr. Timothy P. Jenkins, "Esasen bağışıklık sistemi için yeni bir göz seti yaratıyoruz" diyor.
Şimdiye kadar, immünoterapi tasarımı birkaç yıl süren, zahmetli ve bireysel bir süreçti. Yeni platform sayesinde bu süre 4-6 haftaya indirildi. Ekip, araştırmalarında birçok kanser türünde bulunan bilinen tümör antijeni NY-ESO-1'e odaklandı. Yapay zekâ, kanser hücrelerine bağlanan proteinler olan mini bağlayıcılar tasarladı. Bunlar T lenfositlerine yerleştirildikten sonra, laboratuvar ortamında kanseri etkili bir şekilde yok eden yeni IMPAC-T hücreleri oluşturuldu.
DTU'dan Kristoffer Haurum Johansen, "Tamamen bilgisayarda oluşturulan bu mini dosyaların laboratuvarda nasıl çalıştığını görmek inanılmaz derecede heyecan vericiydi" yorumunu yaptı.
Daha da önemlisi, ekip aynı zamanda platformu metastatik melanomlu bir hasta için protein tasarlamak amacıyla da kullandı ve bu da yöntemin kişiselleştirilmiş immünoterapi için uygunluğunu kanıtladı. Komplikasyonları önlemek için araştırmacılar, sağlıklı dokularda potansiyel olarak yanlış hedeflere bağlanabilecek proteinleri eleyerek sanal bir güvenlik kontrolü gerçekleştirdiler.
Prof. Sine Reker Hadrup, “Tasarım aşamasında çapraz reaksiyonları tahmin edip dışlayarak, tasarlanan proteinlerle ilişkili riskleri azaltmayı ve güvenli ve etkili bir tedavi geliştirme olasılığını artırmayı başardık” diye açıklıyor.
Ekip, insanlarda ilk klinik denemelerin beş yıl içinde mümkün olacağını öngörüyor. Sonuç olarak, tüm tedavi süreci, şu anda lösemi için kullanılan CAR-T tedavisine benzeyecek; tek fark, hedef tasarımının bir yapay zeka platformundan elde edilen verilere dayanacak olması.
Yazarlar, "Bu sadece bir başlangıç. Ancak bu teknoloji beklentileri karşılarsa, kanser tedavisinde gerçek bir atılımdan söz edebiliriz," sonucuna varıyor.
politykazdrowotna