Gazze Savaşı: Netanyahu 'Tüm' Rehineleri Geri Getirme Sözü Verdi, Müzakerelerin Merkezinde Yeni Açıklamalar Var

Ülkeye yaptığı ilk ziyaret, önümüzdeki hafta Washington'da ABD Başkanı Donald Trump ile yapmayı planladığı görüşme öncesinde gerçekleşiyor. Trump, Gazze'deki çatışmaların durdurulması için çabalıyor ve 60 günlük ateşkesin şartlarını kesinleştirmek için İsrail ile varılan anlaşmadan yararlanıyor.

Binyamin Netanyahu, "Her şeyden önce, istisnasız tüm rehinelerimizin geri dönmesini sağlamaya derinden bağlıyım" dedi.

Yeni kurtuluşlara doğru

"Özellikle Gazze halkının güvende olmasını istiyorum. Cehennemi yaşadılar," dedi Donald Trump Perşembe günü gazetecilere. Şubat ayında duyurduğu gibi, kendisine hala Amerika Birleşik Devletleri'nin Filistin topraklarını kontrol altına almasını isteyip istemediğini soran gazetecilere yanıt veriyordu.

Hamas ise, bir ateşkes için "öneriler" üzerinde çalıştığını belirtti. Filistinli bir kaynağa göre, bu, Filistinli tutuklular karşılığında hala hayatta olan rehinelerin yarısının serbest bırakılmasını içerecek.

İsrail topraklarında 7 Ekim'de kaçırılan 251 kişiden 49'u hâlâ Gazze'de tutuluyor. Bunlardan 27'sinin İsrail ordusu tarafından ölü ilan edildiği belirtiliyor.

İsrail saldırıları ve sivil ölümleri

Gazze Sivil Savunması, Gazze Şehri'ndeki (kuzey) Mustafa Hafez Okulu'na düzenlenen ve yerinden edilmiş kişilere ev sahipliği yapan gece hava saldırısında "çoğunluğu çocuk ve kadın" olmak üzere 15 kişinin öldüğünü bildirdi. İsrail ordusu, "önde gelen" bir Hamas savaşçısını hedef aldığını ve "sivilleri vurma riskini azaltmak için çok sayıda önlem" aldığını iddia etti.

İlk yardım kuruluşu Sivil Savunma Sözcüsü Mahmud Bassal, çeşitli noktalarda insani yardım beklerken İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu 38 kişinin daha hayatını kaybettiğini söyledi.

Yardım dağıtım mekanizması, Mayıs ayının sonlarında ABD ve İsrail tarafından desteklenen ve BM'nin işbirliği yapmayı reddettiği bir kuruluş olan Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF) tarafından devralındığından beri uluslararası insani yardım topluluğu tarafından kınandı. Uluslararası Af Örgütü, "İsrail'in Filistinlilere karşı bir savaş silahı olarak sivillerin açlığını kullanmaya devam ettiği" "militarize edilmiş bir sistemi" kınadı.

Sivil Savunma, Mahmud Bassal aracılığıyla orduyu, onlarca kişinin enkaz altında kaldığı düşünülen Gazze Şehri'nin birçok mahallesine erişimini engellemekle suçladı.

İsrail ordusu sözcüsü Effie Defrin, Gazze Şehri'nin doğusundaki mahallelerde yürütülen "yüksek yoğunluklu" operasyonlara atıfta bulunarak, "Terörist altyapısını sistematik ve kapsamlı bir şekilde yok ediyoruz, aynı zamanda sahada istikrarlı bir kontrol sağlıyoruz" dedi.

Gazze Şeridi'ni abluka altına alan İsrail'in medyaya uyguladığı kısıtlamalar ve alana erişimin zorluğu göz önüne alındığında, AFP Filistin topraklarında faaliyet gösteren örgütlerin iddialarını bağımsız olarak doğrulayamıyor.

İsrail'de siyasi sınıf, rehinelerin serbest bırakılmasına izin veren bir ateşkesten yana olanlar ile Hamas yok edilene kadar mücadeleye devam edilmesinden yana olanlar arasında bölünmeye devam ediyor. Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir, Channel 14'e verdiği röportajda, "Hamas'ı ortadan kaldırmayı başaramazsak, çocuklarımız acı çekecek!" dedi.

Gazze'de halen rehin tutulanların yakınları, Binyamin Netanyahu'ya bir mektup göndererek, "tüm rehinelerin geri verilmesini garanti eden bir anlaşma imzalamasını" ve savaşı sona erdirmesini istedi.