Bir araştırma, esrar kullanımının kalbimize nasıl zarar verebileceği konusunda uyarıyor.

Düzenli esrar kullanımı, kardiyovasküler hastalıktan ölme riskini daha da artırır. Bu, Heart dergisinde yayınlanan bir çalışmayla doğrulanmıştır; bu çalışma, bu riskin özellikle felç veya akut koroner sendrom, yani kalbe giden kan akışının aniden tıkanması durumunda yüksek olduğunu göstermektedir.

Bu nedenlerle raporda uyuşturucunun tıpkı tütün gibi ele alınması, yani suç haline getirilmemesi , ancak aktif olarak caydırılması ve çevredekilerin buharının pasif solunmasından korunması çağrısı yapılıyor.

Araştırmacılar, esrar ve kanabinoid kullanımının son on yılda hızla arttığını belirtiyor. İspanya'da, ESTUDES çalışmasından alınan verilere göre, 15 ila 64 yaş arası nüfusun yaklaşık %15'i ve ergenlerin (14-18 yaş arası) %11'i esrar kullanımının sağlık açısından hiçbir sonucu olmadığına inanıyor. Bu düşük risk algısı, güvenilir olmayan bilgi kaynakları veya ticari çıkarları olan esrar yanlısı hareketlerden doğrudan gelen bilgilerle birleştiğinde, nüfusun bilimsel kanıtlara dayalı güvenilir sağlık mesajlarına erişmesini zorlaştırıyor.

Ayrıca, tıbbi esrar kullanımının yaygınlaşmasının, uyuşturucunun risklerine ilişkin algıları değiştirdiği ve popülerliğinin artmasına katkıda bulunduğu öne sürülüyor.

Raporda, Ocak 2016 ile Aralık 2023 arasında yayımlanan ve esrar kullanımını ve ciddi kardiyovasküler olaylarla ilişkisini inceleyen büyük gözlemsel çalışmalara ait araştırma veri tabanları incelendi: kardiyovasküler hastalıktan ölüm ve kalp krizi ve felç gibi ölümcül olmayan akut koroner sendrom.

Yazarlar, 24'ü yaklaşık 200 milyon insanı ilgilendiren toplam 3.012 makaleyi incelediler.

Çalışmaya katılanlar çoğunlukla 19 ila 59 yaş aralığındaydı. Cinsiyetin kaydedildiği çalışmalarda ise esrar kullananların çoğunlukla erkek olduğu ve kullanmayanlara göre daha genç olduğu görüldü.

Analiz, esrar kullanımının risklerini artırdığını ortaya koydu : Akut koroner sendrom riskinin %29, felç riskinin %20 ve kardiyovasküler hastalıktan ölme riskinin iki katına çıkması.

Rapora bağlantı verilen bir başyazıda, kardiyovasküler risklerin yalnızca solunan ürünlerle mi sınırlı olduğu, yoksa diğer kenevir maruziyet biçimlerini de kapsayıp kapsamadığını açıklığa kavuşturmak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğu vurgulanıyor.