Drôme bölgesinde 2020'de meydana gelen bıçaklı saldırı: Saldırgana 30 yıl hapis cezası

Özel olarak kurulan ağır ceza mahkemesi – yani terör davalarında jürisiz yargılama kuralı – savunmanın itiraz ettiği suikastların ve suikast girişimlerinin terörist niteliğini kesin olarak doğruladı.

Ayrıca, soruşturma sırasında iki psikiyatri uzmanının da belirttiği gibi, saldırganın olaylar sırasında yargılama yeteneğinin "bozulduğu" kaydedildi.

Savunma avukatları ise, mahkemenin müvekkillerinin "ayırt etme" yeteneğinin eksik olduğunu, yani cezai sorumsuzluğunu tespit etmesi gerektiğini savunmuşlardı; bu hipotez üçüncü bir bilirkişi görüşüyle ​​de desteklenmiştir.

Cuma sabahı savcılığın savunması sırasında, ulusal terörle mücadele savcılığı, Abdullah Osman Ahmed hakkında "hem terörist hem de sanrılı olma ihtimalinin hiç şüphesiz" olduğunu belirterek, yirmi beş yıl güvenlik tedbiriyle otuz yıl hapis cezası talep etmişti.

Saldırgan, 4 Nisan 2020 sabahı, kasabın müşterisi olan 54 yaşındaki Thierry N. ve 43 yaşındaki dükkan sahibi Julien V.'yi bıçaklayarak öldürdü. Ayrıca Romans-sur-Isère şehir merkezinde beş kişiyi daha yaraladı.

Saldırının görgü tanıklarına göre, saldırgan "tek kelime etmeden", "boş bakışlarla" hareket etti ve "hipnotize olmuş" ve "ele geçirilmiş" gibi görünerek "çok sakin" kaldı.

Cep telefonunda cihatçı ideolojiye bağlı propaganda amaçlı dosya ve görüntülerin bulunduğu dikkat çekti.

Abdullah Osman Ahmed, hem soruşturma hem de yargılama sırasında olayları hatırlamadığını belirterek, "kendisini serbest bırakması için teşvik eden seslere" tepki verdiğini iddia etti.

İki başsavcıdan biri, "Hatırlayanlar ve unutanlar var," diyerek espri yaptı. Bu, sanığın hafıza kaybını eylemlerine ve kurbanlarına bağlamanın bir yoluydu. Aynı zamanda suç eyleminde "tutarlılık, akılcılık, mantık" da tespit ediyordu.

Savcı, "Radikalleşmedi, radikalleşmesine de gerek yok, çünkü özünde radikaldir" diye vurguladı.

Hukuk mezunu ve çiftçi olan Abdullah Osman Ahmed, ekonomik nedenlerle ülkesini terk ederek 29 Haziran 2017'de Fransa'da mülteci statüsü aldı.

Ancak herhangi bir terör örgütüne mensup olduğu bilinmiyordu.